Bugün benim çok sevdiğim çorbalardan birinin tarifiyle geldim. Sanırım geçen seneydi, günümüzde Zeliha yapmıştı ilk kez ve bayılmıştım! O günden beri pek çok kez yaptık ama annemin eli değdiği için hep ölçüsüzdü. :)
Bu lezzetli ve doyurucu çorbayı mutlaka yapmalısınız diyerek tarife geçiyorum ama önce iftar menüsü vereyim.
Dün öğleden sonra aklıma düştü, kalkıp domates çorbası yaptım ama pirinçli olsun dedim. :) Pek çoğumuzun ortak fikri olduğu üzere insan iftarda önden bir çorba arıyor. Pek güzel oldu, belki sizlere de fikir olur.
90’larda çoğumuzun diline pelesenk olmuş meşhur bir spiker sözü vardı ya hani “havalar nasıl olursa olsun, sizin havanız güzel olsun”; işte havalar nasıl olursa olsun akşama çorbanız olsun diye değiştirip yemek bloggerı sözü yapsam olur mu acaba? :)
Mercimek çorbasının hen türlüsünü çok seviyorum, sade, sebzeli, ezo gelin, süzme vs vs. Geçen gün iftarda canımız lokanta usulü mercimek çorbası istedi canımız. Daha önce bu kadar sade halini hiç yapmamıştık ve ben de sevgili Nilay’dan ölçü aldım. Pek güzel oldu misler gibi.
Tarife geçmeden önceçeşm-i nigar çorbasını yapmanızı da muhakkak tavsiye ederim. Onu da pek severek yaparım.
Mevsimlerden kış ama havalar gel git akıllı sonbahar gibi. Çorbayı eksik etmemek lazım tencerelerden. Klasiklerden bir tarif şehriye çorbası, şöyle üzeri bol limonlu ne güzel olur akşama..
Bu tarifi Ramazanda vermiştim iftar menüsü ile birlikte, akşam yemeği menüsü olarak fikir olsun.
Arada sevmediğim çeşitleri olsa da genel olarak ben çorba çok severim. Hele doyurucu çorbaları daha çok severim. Sulu köfte, tavuk suyuna terbiyeli çorba, toyga çorbası gibi. Bu çeşit çorbaları bir tabak çorba niyetine, bir tabak da yemek niyetine içerim ve o öğün tamamlanmış olur benim için. :) Hanımağa çorbası da işte bu kategori arasında yerini aldı.
Bol vitaminli ve bakliyatlı olması ile tam bir kış çorbası olan bu nefaseti mutlaka yapmalısınız.. Ayrıca bir gün önceden yeşil mercimek yemeğiniz az miktarda kaldıysa onu da hanımağa çorbasına çevirebilirsiniz..
Bal kabağının tezgahlara çıktığı bu zaman diliminde herkes harıl harıl bal kabaklı kek tarifi paylaşıyor. Ben açılışı çorba ile yapayım dedim. :) Çok önceki yıllarda kek tarifi de vermiştim ama sanırım ben de aşka gelip bu sene yeni bal kabaklı tarifler deneyeceğim. Bakalım kısmet..
Özellikle çocuklar için de çok besleyici olan bu çorbayı, güneşin bir görünüp iki kaçtığı günlerde denenecekler listesine ekleyin..
Geçtiğimiz günlerde Gülay, bu güzel tarifi paylaşmıştı ve yapmak için not etmiştim. Ben hem yoğurt çorbasını,hem erişteyi hem de yeşil mercimeği çok severim çünkü.:) Hepsinin birleşimini bence güzel olmalıydı! İftara bir saat kala çorbaya yapmaya kalksanız zaman bile kalıyor. Öyle de pratik.
Ben mercimeği geceden suya koydum ve bunu yaparken de fazla tuttum. Fazla haşladığım mercimeklerin bir kısmını salataya ekledim, bir kısmını ise daha sonra çorba yapmak için buzluğa attım.
Peki çorbadan başka ne yapalım derseniz hemen menüye geçelim:
Havalar ne kadar sıcak olursa olsun iftar sofraları çorbasız olmuyor. Önden bir kase çorba mideyi rahatlatıyor misler gibi..
Domateslerin lezzetini bulmaya başladığı bugünlerde artık mutfaklarda bol bol domates çorbası pişmeye başlar.
Göz açıp kapayana kadar geçiyor zaman. Mübarek Ramazan-ı Şerifin yarısını geçtik bile. Bir kaç zaman sonra kurban bayramı telaşına başlayacağız bir bakmışız..
Gerek ülke gündeminin yoğunluğu, gerek bizim evin yoğunluğu ve tabi ki çok sıcak havaların etkisiyle mutfaktan uzak kaldım. Daha doğrusu blog için yeni şeyler denemekten uzak kaldım, bilindik yazlık yemekler, bol bol buzlu limonatalar, milkshakeler yapılıyor kısır döngü halinde. Tatlı olarak da en fazla halley pasta :)
Bu sebeple bugün biraz hazıra konarak evde de severek kullandığımız Duru Bulgur’dan tam bu havalara uygun bur tarifle size selam vermek istedim. Bulgurun girdiği hemen hemen bütün tariflere bayılan biri olarak soğuk çorbasına da bayıldım!
Tarhana çorbası, yoğurtla mayalandığı için en besleyici çorbalardan biri. Ben küçükken sevmezdim, sadece ağır grip olduğum dönemlerde acılı ve bol kekikli tarhana çorbası diye sayıklar ve mutlaka anneme yaptırırdım. Soğuk algınlığına iyi geliyor hiç şüphesiz.
İnsan büyüdükçe damak zevki de değişiyor ve gelişiyor, şimdilerde tarhana çorbasını severek içiyorum. Bize ananem yaptığı için bugüne kadar hamur kısmının yapılışını hiç paylaşamadım. Ama artık marketlerde, aktarlarda tarhana tozu satıldığı için çorbasını paylaşmak gerek. :)
Ocak ayının son haftasından herkese selamlar.. Zaman akıp geçiyor ve yeni yılın ilk ayı bitti bile. Havaların soğuk olduğu bu dönemlerde şöyle değişik ama sıcacık bir çorba tarifi iyi gider diye düşündüm. Ayvalık’ta Murat şefin elinden içtiğimiz bu çorbayı kimi çok sevmiş, kimi sevmemiş, kimisi de olsa da olur olmasa da olur demişti. :) Bence bir kez olsun denemek gerek.. İnsanın değişik bir şeyler yapsam dediği dönemde yapılabilecek hoş bir tarif.
Son Yorumlar