Diş buğdayı bilir misiniz? Benim en sevdiğimiz adetlerimizden biridir; bebeklerin dişi çıktığı zaman ailece toplanıp bir nevi çay saati yaparız ve buğday pişirip, mevsim meyveleri ve kuruyemişlerle karıştırırız.
Dün akşam master chef de kuskuslu bir yemek yaptılar ve içinde kuruyemiş vardı, ekrandan görüntüsü buğday salatasını andırdığı için annemle beraber canımız çekti ve bugün yapıp yedik. :))
Zaten buğdaya en yakışan meyveler yaz ve sonbaharın başında olan meyveler bence. Daha önce ölçülü olarak burada tarifini vermişim. Burada ise gördüğünüz üzere şeftali, üzüm, armuz, muz, ceviz kullandık. Üzerine de tarçın.
Yazının içindeki linklere tıklayarak daha önce yeğenlerim için yaptığımız diş buğdayı toplaşmalarına bakabilirsiniz.
Kasım ayını tarifsiz kapatacağım herhalde diye düşünürken, bir tanecik de olsa bir tarifim oldu paylaşacak. :)
Bal kabağını hep tatlı olarak tüketmeye alışmışız ama eskiden pek çok tuzlu tarifte kullanırmış büyüklerimiz. Her ne kadar yabancı yemek programlarında görmeye alışkın olsak da zeytinyağlı kabak yemeği ve kabaklı pilav önceden çok yapılırmış. Pilavını henüz denemedim ama aklımın bir köşesinde var.
Az önce son tarif eklediğim tarihe baktım da utandım biraz, bir ay olmuş hatta bayat bir espri yapacak olursam bir sene bir ay olmuş. :) Ne vakittir yeni bir tarif yapıp yazsam, hadi olmadı eski tariflerden mevsime göre bir tane yapıp yeni fotoğraf çeksem deyip duruyordum ama icraate geçemiyordum bir türlü. Gerçi geçen hafta zeytinyağlı yer elması yaptım, fakat hava kapalı ve saatte akşam üzerine yakın olunca çektiğim fotoğrafların hiç birini beğenmedim. Eh instagram çıkalı beri kahvaltı sofraları da sıcağı sıcağına orada yayınlanınca, burası böyle biraz üvey evlat kaldı gibi.
Velhasılı dün sabah kahvaltı için bu enfes salatayı yapınca yatmadan hemen tarifi yazayım dedim. Belki siz de ilk fırsatta yaparsınız. Bu salata tek başına bile yeter, öyle lezzetli ve doyurucu. Kahvaltıya çok yakıştı ama sağlıklı günlere kavuştuğumuzda çay saatleri için de yapacağım inşallah.
Sıcaklar bastırdı ve her yaz olduğu gibi yeni tarif denemek hele hele fotoğraflamak gibi isteğim de buhar olup uçtu. :) Zaten mevcut durum içinde misafir de ağırlamadığımız için klasik yemeklerle yuvarlanıp gidiyoruz.
Çavuşbaşı’na gidip Emriye teyzemin bahçesinden semizotu toplayınca sadece yemeğini yapmakla kalmıyoruz, bir de salata yapıyoruz. Bu salatayı instagramda paylaştım hatta sevgili Huri onun üzerine kaç kere daha yaptı ama ben buraya yazamamıştım bir türlü. Mevsimi geçmeden mutlaka bir de bu haliyle yapın..
Bu bayram da geçti gitti; kâh biraz buruk, kâh neşeli, muhtemelen bol bol görüntülü konuşmalı… Rabbim birbirimizin ve sağlımızın kıymetini bilenlerden eylesin ve önümüzdeki Kurban Bayramına sağlıkla eriştirsin inşallah.
Ramazanın son iftarlarından birinde canım semizotu salatası çekti ve iftara doğru hemen yapıverdim. Uzun zamandır sosyal medyada havucun sotelenerek yapıldığı ıspanak salatası görüyordum ve hoşuma gidiyordu, benim canım semizotu çektiği için bu şekil uyarladım. Hatta fotoğrafı instagramda paylaştığım akşam gurbette yaşayan bir takipçim sevgili Seda tarifi sorup o da iftara yaptı.
Allah nasip eder de sevdiklerimize sofra kurduğumuz günlere kavuştuğumuzda çay sofralarına çok yakışan bir tarif olacak. Ben iftarda köfte patates yanına yaptım, o da çok güzel oldu.
Bahar geldi, narlar tezgahlardan kalkacak ben ha bugün ha yarın derken bu güzel salatayı paylaşmayı unutmuşum! Narı çok seviyorum ve bazı salatalara da çok yakıştırıyorum. Bence bu tarif de onlardan biri oldu. Tabi ki nar bulamazsanız da yapabilirsiniz ama tabi ki tavsiyem nar! :)
Güneşli güzel bir günden hepinize merhaba demek istemiştim ama maalesef gece aldığımız şehit haberleriyle günümüz pek de güzel geçmiyor. Rabbim şehitlerimizin ardında kalan ailelerine sabırlar ihsan etsin inşallah. Ordumuzu daima mansur ve muzaffer eylesin.
Ben biraz ne yapacağımı bilmez haldeyim, yerime sığamıyorum. Kur’anımı okudum, duamı ettim ama kendimi bırakırsam daha kötü olmaktan korktum. Belki alakasız belki gereksiz ama bilgisayarı açıp tarif yazmak istedim ki biraz aklım dağılsın..
Ön yargılı olduğunuz meyve, sebzeyi veya her hangi bir yiyecek/içecek türünü asla evinize sokmaz mısınız, yoksa seveni için yapar mısınız? Ben ikinci gruptanım mesela. Gerçi ön yargılı olduğum, hatta kokusunu bile duymak istemediğim şeylerin sonradan müdavimi olmuşluğum var. :) Ama henüz avokado bunlardan biri değil, yıllar önce denemiş ama sevmemiştim.
Geçtiğimiz hafta yengemler bizdeydi ve kendisi avokadoyu pek sever, kahvaltı için de alıp gelince bana da uzun zamandır Mutfak Havlusu’nda görüp denemek istediğim salatayı yapmak düştü. Mesela bu vesile ile annem de sever oldu ama ben gıcık olduğum için henüz tadına bakamadım :D Ama seveni çok, bu haliyle de pek alımlı ve iştah açıcı olduğunu bir gerçek. Denemek isterseniz tarif şöyle:
Az önce uykum kaçtı ve bilgisayarı açayım da tarif ekleyeyim bari dedim kendi kendime. :) Niyetim bir poğaça tarifi vermekti ama geçen gün yaptığım bu salatayı paylaşayım dedim kabak mevsimi geçmeden.
Bir akşam üzeri evde fırında pişmiş kabak, hazır yıkanmış yeşilliklerden tabağımı yapıyordum, yoğurt almak için dolabı açtığımda ben bunların hepsini bir kasede buluşturayım dedim, lezzetini çok beğenince de fotoğraflayıp sizle paylaşmak istedim. Fotoğraf pek iştah açıcı görünmüyor akşam güneşi kaybolmak üzere çektiğim için ama lezzeti gerçekten güzeldi.;)
Meyvenin sebzenin bol olduğu bu günlerde bol bol sebze yemeğinin yanı sıra meyveli, bakliyatlı salatalar yapmayı da çok seviyorum. Özellikle canım yemek yemek istemediği zamanlarda bu tip salatalar kurtarıcı oluyor, dolabı aç, kafana göre ne varsa yıka, doğra ye :))
Bugün iftar veya yemek sofralarınızda hem salata hem zeytinyağlı yerine geçebilecek pratik bir tarifle geldim. Aynı zamanda daha sonra çay saatlerinizde de yapabileceğiniz çok amaçlı tariflerden. Mesela bizim analı kızlı günümüzde bu tip tarifler kapış kapış gidiyor. :))
İçindeki havuç baklanın o değişik koku ve tadını biraz ekarte ettiği için bu halini sevdik, tavsiye ederiz. Ayrıca ilhamı için Pastalin’e teşekkür ederim.
Genel olarak bakliyatlarla yapılan salataların hepsini çok severim. Hem çay sofralarına yakışırlar hem de kalanı akşam yemeği olarak tüketilince hafif ve tok tutar.
Bu sefer yeşil mercimek ve kara buğdayı buluşturdum, pek güzel oldu. Bu arada daha önce hiç karabuğday tüketmeyen ama denemeyi düşünenler için bir şey belirtmek istiyorum, karabuğdayın hafif isli bir tadı var, ilk başta biraz tuhaf gelebilir ama yedikçe lezzetini anlıyorsunuz. :)
Son Yorumlar