Sanırım bundan sonra ilk cümlem böyle olacak, zira instagram çıktı bloggerlık bozuldu. :)) Gerçi ben iki tarafı da ihmal etmez, eş zamanlı yürütmeye çalışırdım ama artık instagrama da pek bir şey eklediğim olmadığı için bloğumu hepten ihmal ettim maalesef. Az önce bir şeye bakmak için bilgisayarı açtım ve buraya da bir göz atayım dedim ki instagrama eklediğim tarifleri bile buraya yazmaz olmuşum, çok ayıp bana. Size de ayıp ama hiç umurunuz değil. :/
Bu enfes kurabiye yıllar önce daha çocuk denecek yaştayken en çok yaptığım kurabiyeydi. Her yiyenin bayıldığı, asla bir iki tane ile yetinmediği, tarif sorduğu lezzetli mi lezzetli kurabiyeler… Neden bilmiyorum son bir kaç yıldır bir türlü yapmak kısmet olmadı ama hep yapsam da bloga tarifi yazsam diye diye geçti yıllar. Çok enteresan şekilde blogda da tarif yok; muhtemelen ilk blog yazmaya başladığım dönem sürekli yeni tarif deneme heyecanı içinde olduğum için…
Cumartesi günü pazardan hem vişne hem kayısı alınca aklıma ilk kez yıllar önce yaptığım bu lezzetli cheescake düşüverdi ve hemen vişneleri ayıklayama koyuldum. :) Bu sefer çektiğim fotoğraflar çok iştah açıcı olmasa da onlar da burada yerini alsın istedim.
Meyvelerin tam mevsimi iken mutlaka yapın, yiyin, yedirin. :)
Geçtiğimiz günlerde instagramda sadelik/minimalistlikle ilgili pek meşhur bir sayfa baykuş kurabiyelerin yapılış aşaması fotoğrafını hiyakesinde paylaşmış fakat fotoğraf sahibini etiketlemeyi önemsememişti. :) Sağolsun Ab-ı Hayat haber verdi. Ben de bilgisayarı açmışken tarifi ana sayfaya taşıyayım istedim. Çocuklarla mutfak aktivitesi olur, yapın yapın yiyin. :)
İnsan yapmak istediklerinden değil de başına geldiklerinden ibarettir diyebilirim; zira Ramazan için az da olsa bir iki tarif hazırlamak, ara ara paylaşmak niyetim vardı. Önce büyükbabamı dar-ı bekaya uğurladık, sonra badana vs temizlik işleri derken annemle bir senedir köşe bucak kaçtığımız covid hastalığına yakalandık. Karantina sürecini resmi olarak bitirdik ama henüz tam anlamıyla iyileşmiş değiliz. İnşallah daha sağlıklı günlere kavuştursun Rabbim ve hastalığa yakalanmamış herkesi korusun.
Brüksel lahanası çok sevimli görünse de pek kolay ısındığımız bir sebze olamadı bir türlü değil mi? :) Bizim ailede amcam çok seviyor ve ne zaman İstanbul’a gelseler, mevsimiyse eğer mutlaka alır. Geçen sene portakallı zeytinyağlısını pişirmiştim, portakal kokusunu almıştı ve ön yargıları kırınca denemeye değer hale gelmişti. :) Bu sefer kıymalı yemek olsun dedim.. Bir de yıllar yıllar öncesinden bir tarif var,bir daha eve almam demişim. :) Geçelim güncel tarife:
Kabak tatlısını sever misiniz? Biz alice çok severiz. Ama bazen kabak tatlılık değil de yemeklik çıkıyor ki ne kadar güzel pişirirseniz pişirin yediğiniz zaman ” bu kabak tatlılık değilmiş” diyorsunuz. İşte bu sefer bizim kabak tam da öyle çekti, şöyle mımm yapa yapa yiyemedim. Eh ziyan edecek halimiz de yoktu, kalorisine biraz daha kalori katıp şipşak bir pasta yapıverdim. :)
Az önce son tarif eklediğim tarihe baktım da utandım biraz, bir ay olmuş hatta bayat bir espri yapacak olursam bir sene bir ay olmuş. :) Ne vakittir yeni bir tarif yapıp yazsam, hadi olmadı eski tariflerden mevsime göre bir tane yapıp yeni fotoğraf çeksem deyip duruyordum ama icraate geçemiyordum bir türlü. Gerçi geçen hafta zeytinyağlı yer elması yaptım, fakat hava kapalı ve saatte akşam üzerine yakın olunca çektiğim fotoğrafların hiç birini beğenmedim. Eh instagram çıkalı beri kahvaltı sofraları da sıcağı sıcağına orada yayınlanınca, burası böyle biraz üvey evlat kaldı gibi.
Velhasılı dün sabah kahvaltı için bu enfes salatayı yapınca yatmadan hemen tarifi yazayım dedim. Belki siz de ilk fırsatta yaparsınız. Bu salata tek başına bile yeter, öyle lezzetli ve doyurucu. Kahvaltıya çok yakıştı ama sağlıklı günlere kavuştuğumuzda çay saatleri için de yapacağım inşallah.
Az önce bilgisayarı açtıktan sonra acaba yayınlanacak bir tarif var mı bloga bir baksam diye düşündüm, umutsuzca taslaklara baktım bir de ne göreyim? :) Nefis pasta kreması tarifi! Hatta görünce şoke oldum çünkü bu kremaya Şubat ayında yeğenime yaptığım pasta için yapmıştım. Neyse en azından üzerinden bir sene geçmeden yayınlıyorum. :)
Bu lezzetli kremayı pasta, ekler hatta donut ve alman pastası için kullanabilirsiniz.
Bazen aklıma sevdiğim bir yemek, hamur işi vs bir şey düşüyor ama kalkıp yapmaya üşeniyorum. Ama öyle bir düşüyor ki aklıma günler hatta bazen haftalar sürüyor. Sonra alakasız bir vakitte kalkıp hamur yoğurmaya filan başlıyorum. :) Bu haşhaşlı çörekler de o vakitlerde oldu.
Çok seviyorum mayalı hamurdan yapılan çörekleri, poğaçaları. Ama haşhaşlının her türlüsünü ayrı bir seviyorum sanırım. Bu sefer ceviz de kattım içine pek bir güzel oldu.
Sadece iki gün bile olsa bu yasak kelimesi insanın bünyesine tuhaf etkilerde bulunuyor, tepkimizi daha çok gluten yiyerek veriyoruz galiba. :) O yüzden bende hem mevsime uygun, hem de karantinaya uygun yumuşacık bir kek tarifi vereyim dedim sıcağı sıcağına.
Aralık ayına uygun fotoğraflar çekmek istedim, nasıl olmuş? Kırmızı rengi Aralık ayına çok yakıştırıyorum ben; sanırım çoğumuz hem fikiriz bu konuda. Yeni yıl kutlasak da kutlamasak da vitrinlerin kırmızıya boyanması, güzel kokinalar, kar, kardan adam, bol tarçınlı salep, sıcak çikolata, kestane insana mutluluk veriyor.
Bu sene kokinaya para vermedim, ayrıca bunun için de mutluyum. :) Küçük Çamlıca’dan topladım, dikenleriyle ellerimi çize çize.
Son Yorumlar